Vergi mevzuatımıza yeni eklenen bir vergi türü olan “Değerli Konut Vergisi” hayatımıza 7 Aralık 2019’da Resmi Gazete’de yayımlanarak girdi. Bu yeni vergi pek çok tartışmayı da beraberinde getirdi. Mükelleflerin hem Emlak Vergisi hem Değerli Konut Vergisi ödeyecek olmaları, taşınmaz değerinin Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü tarafından belirlenecek olması, taşınmaz değerinin hesaplanma biçimi başta olmak üzere birçok nedenle bu yeni vergi kalemi tartışmayla karşılandı ve 20 Şubat 2020’de Resmi Gazete’de yayınlanan Coğrafi Bilgi Sistemleri İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun düzenlemesi ile Değerli Konut Vergisi’nde birtakım değişiklikler yapıldı.
Bu yazımızda yeni düzenlemeler ışığında Değerli Konut Vergisi hakkında bilinmesi gerekenleri derliyoruz.
Değerli Konut Vergisi Nedir?
Türkiye sınırları içinde bulunan konut nitelikli taşınmazlardan 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu’nun 29. maddesine göre belirlenen bina vergi değeri 5.000.000 Türk lirası ve üzerinde olanlar değerli konut vergisinin konusunu oluşturmaktadır. Yeni düzenlemeye göre;
- Değeri 5.000.000 TL’ye kadar olan konutlar için Değerli Konut Vergisi ödenmeyecek,
- Değeri 5.000.000 TL – 7.500.000 TL arasındaki konutlarda 5.000.000 TL’yi aşan kısım için binde 3,
- Değeri 10.000.000 TL’ye kadar olan konutlarda 7.500.000’e kadarki kısım için 7.500 TL, aşan kısım için binde 6,
- Değeri 10.000.000 TL’den fazla olan konutlarda 10.000.000 TL’ye kadar olan kısım için 22.500 TL, aşan kısım için binde 10 Değerli Konut Vergisi ödenecektir.
Paylı mülkiyette ve elbirliğiyle mülkiyette, matrahın hesabında konut nitelikli taşınmazın toplam değeri esas alınacaktır.
- Önceki düzenlemede vergi dilimlerinde her yıl yeniden değerleme oranı kadar artış öngörülmekteyken son düzenleme ile yarısı kadar artış öngörülmüştür. Ancak bu konuda Cumhurbaşkanına artış oranını yeniden değerleme oranına kadar arttırma yetkisi de verilmiştir.
- Önceki düzenlemede konutun değerini Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün belirlemesi öngörülmüşken yapılan değişiklikle, vergilendirilmede 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu’nun 29. maddesine göre belediyelerce belirlenen bina vergi değerinin esas alınması kararlaştırılmıştır.
Yeni düzenlemenin yürürlüğe girmesinden önce Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce belirlenen değerler dikkate alınmayacaktır.
Değerli Konut Vergisinden Kimler Mükelleftir?
1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu’nun 45. maddesi uyarınca, değerli konut vergisini konut nitelikli taşınmazların maliki, varsa intifa hakkı sahibi, her ikisi de yoksa konut nitelikli taşınmaza malik gibi tasarruf edenler ödemek ile mükelleftir.
Bir konut nitelikli taşınmaza paylı mülkiyet hâlinde malik olanlar, hisseleri oranında mükellef iken, elbirliği mülkiyette malikler vergiden müteselsilen sorumlu olacaktır.
Mükellefiyet ne zaman başlar?
- Konut nitelikli taşınmazın bina vergi değerinin 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu’nun 42. maddesinde belirtilen tutarı, diğer bir anlatımla konut nitelikli taşınmazın belirlenen bina vergi değerinin 5.000.000 Türk lirasını aştığı tarihi izleyen,
- 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu’nun 33. maddesinin (1) ila (7) numaralı fıkralarında yazılı vergi değerini değiştiren sebeplerin doğması durumunda bu değişikliklerin gerçekleştiği tarihi izleyen,
- Muafiyetin sukut ettiği tarihi izleyen
yıldan itibaren mükellefiyet başlar.
Yanan, yıkılan, tamamen kullanılmaz hâle gelen veya vergiye tabi iken muaflık şartlarını kazanan konut nitelikli taşınmazlardan dolayı mükellefiyet, bu olayların gerçekleştiği tarihi takip eden taksit ödeme tarihinden başlayarak sona erecektir.
Değerli Konut Vergisinden Muaf Olanlar?
- Türkiye sınırları içinde konut nitelikli tek taşınmazı olanlar ile birden fazla konut nitelikli taşınmazı bulunanların, değerli konut vergisi konusuna giren en düşük değerli konut niteliğindeki taşınmazı (intifa hakkına sahip olunması hâli dâhil) (Bu hüküm, belirtilen kişilerin tek konuta hisse ile sahip olmaları hâlinde hisselerine ait kısım hakkında da uygulanır)
- Esas faaliyet konusu bina inşası olanların işletmelerine kayıtlı bulunan ve henüz ilk satışa, devir ve temlike konu edilmemiş yeni inşa edilen konut nitelikli taşınmazlar (bu taşınmazların kiraya verilmesi veya sair surette kullanılması hâlleri hariç)
- Genel ve özel bütçeli idarelerin, belediyelerin, üniversitelerin ve Toplu Konut İdaresi Başkanlığının maliki veya intifa hakkına sahip olduğu konut nitelikli taşınmazlar
- Yabancı devletlere ait olup elçilik ve konsolosluk olarak kullanılan konut nitelikli taşınmazlar ile elçilerin ikametine mahsus konut nitelikli taşınmazlar ve bunların müştemilatı (karşılıklı olmak şartıyla) ve merkezi Türkiye’de bulunan milletlerarası kuruluşlara, milletlerarası kuruluşların Türkiye’deki temsilciliklerine ait konut nitelikli taşınmazlar
Değerli Konut Vergisinin beyanı, ödeme süresi ve ödeme yeri nedir?
Mükellef tarafından, konut nitelikli taşınmaza ilişkin bina vergi değeri, buna ait belgelerle, konut nitelikli taşınmazın bulunduğu yerdeki Gelir İdaresi Başkanlığına bağlı yetkili vergi dairesine, konut nitelikli taşınmazın değerinin 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu’nun 42. maddede belirtilen tutarı aştığı yılı izleyen yılın şubat ayının yirminci günü sonuna kadar beyanname ile beyan edilir ve vergi, yetkili vergi dairesince yıllık olarak tarh ve tahakkuk olunur. İzleyen yıllar için mükellef tarafından aynı şekilde yıllık olarak beyanname verilir ve vergi ilgili vergi dairesince tarh ve tahakkuk olunur.
Elbirliği mülkiyetinde mükellefler müşterek beyanname verebilecekleri gibi, münferiden de beyanname verebilirler. Paylı mülkiyet durumunda bireysel beyanname verilir.
Vergi dairesi tarafından tarh ve tahakkuk ettirilen vergi, ilgili yılın şubat ve ağustos aylarının sonuna kadar iki eşit taksitte ödenir.
Yıl içerisinde mükellefiyetin başlamasını gerektirecek durumun meydana gelmesi hâlinde, mükellef tarafından takip eden yılın beyanname verme süresi içerisinde ilgili vergi dairesine beyanname verilir.
Yeni düzenleme ile değerli konut vergisine ilişkin mükellefiyet 2021 yılında başlayacaktır. Cumhurbaşkanına bu sürenin 1 yıla kadar uzatma yetkisi de verilmiştir.
Av. Halil Yapıcı
Uyarı: Yukarıdaki bilgi ve görüşlerimiz sadece yol gösterme amaçlıdır ve yasal tavsiye alma olarak değerlendirilemez. Vona Hukuk Bürosu, doğru ve güncel içerikli bilgiyi sağlamak için her türlü çabayı göstermektedir ancak, bu makalenin yayımlanmasından sonra yürürlüğe girebilecek olan yasa ve mevzuatlarda yapılan değişiklikler nedeniyle en güncel yasal gelişmeleri yansıtmayabilir. Bu nedenle, bu makaledeki hiçbir şey yasal tavsiye olarak görülmemeli ve herhangi bir karar vermeden veya bu makalede yer alan bilgilere dayanarak herhangi bir işlem yapmadan önce avukatlara danışmalısınız.
Bir cevap yazın